takipte kal

Mutlu bir hayat!

DEHB ve ÖÖG Okul Hayatını Nasıl Etkiler?

DEHB ve ÖÖG, özellikle çocuklar okula başladıktan sonra sıkıntı yaratan tanılardır. Zira bu çocukların okula başlamalarıyla birlikte uyum sorunları, öğretmen ve arkadaşlardan gelen şikayetler ve çocuğun hafif ya da orta düzeyde yaşadığı sıkıntılar baş gösterir. Ülkemizde okul çağı çocuklarının her 10 tanesinin 1 ila 2’sinde öğrenme güçlüğü ya da dikkat eksikliği görülmektedir. Okulda başarılı olmak, ebeveynler, akranlar arasında ve genel olarak toplumda oldukça fazla önem verilen bir konudur. Dolayısıyla akademik başarısızlığa atfedilen olumsuz değerler kolaylıkla küçümsenemez. Tekrarlanan akademik başarısızlıklar kendini korumaya yönelik stratejilerin gelişmesi, çaresizlik ve psikolojik uyum sorunları gibi olumsuz bir tarzın gelişmesine neden olur. Ayrıca bu çocukların bazılarında daha belirgin olarak ortaya çıkan akademik beceri bozuklukları nedeniyle “zeka sorunu” ya da “tembel” olduğu ya da bazılarında ortaya çıkan hareketlilik ve dikkat dağınıklığı nedeniyle “tembel, isteksiz ve haylaz” gibi yorumlarla karşılaşmaları da işleri hem çocuk hem de ebeveyn açısından zorlaştırır. Bu yorumlar çocuğun özgüvenini sarsmakta ve kendisi ile ilgili olumsuz duygulara sahip olmasına neden olabilmektedir. Aynı zeka düzeyindeki yaşıtları ile aynı becerileri gösteremeyen çocuk zaman içerisinde “Beceriksizin tekiyim” “Hiç bir şeyi başaramayacağım” ve hatta “Ben aptalım” gibi kendisine yönelik olumsuz düşüncelere sahip olabilir.

Öğrenme güçlüğü ve dikkat eksikliği olan çocuklar sorunlarının doğası gereği sık sık başarısızlıklar yaşarlar. Sınıf içerisinde yaşadıkları zorluklar akademik problemlere neden olur. Sosyal anlamda ebeveynleri, öğretmenleri ve akranlarından olumsuz geri bildirimler alırlar. Dolayısıyla, sık sık başarısızlık yaşayan çocuklar öğrenilmiş çaresizlik tepkileri geliştirme riski taşırlar. Öğrenilmiş çaresizlik tepkisi geliştiren çocuklar ise başarısızlıklarını kendi beceriksizliklerine atfederler. Bu atıf tarzı zor görevler karşısında daha az çaba gösterilmesine neden olabilir. Dolayısıyla, öğrenilmiş çaresizlik tepki tarzı geliştirmiş olan çocuklar bir başarısızlık deneyiminden sonra bir görevi gerçekleştirmeye yönelik daha az ısrarcı olurlar. Bu da daha fazla başarısızlığa neden olur ve çocuğun problem çözemeyeceği inancını pekiştirerek bu inancın doğrulanmasına neden olan davranışları ortaya çıkartır.

Bu nedenle ÖG ve DEHB olan çocuklar ne kadar erken belirlenirlerse çocuğun eğitimden yararlanma ihtimali de o denli fazla olur. Okul öncesi dönemden itibaren bu çocuklarla yapılabilecek çalışmalar doğrultusunda bu çocuklarda ortaya çıkabilecek çok sayıda sorunun üzerinde çalışılarak geliştirilmesi sağlanabilir. Böylece çocuk ilköğretime başlandığında pek çok sorun önceden ele alınmış olacağından çocuğun okula ve yeni girilen bu oldukça kurallı ortama alışma süreci kolaylaşır.

Prof. Dr. Aylin İlden Koçkar, Klinik Psikolog 

Comments Off

İLGİNİ ÇEKEBİLECEK DİĞER YAZILAR

Aylin İlden Koçkar

Prof. Dr. Aylin İlden Koçkar

Uzmanlık alanı çocuk ve ergen psikopatolojisi olan Prof. Dr. Koçkar bebeklik, okul öncesi, çocukluk ve ergenlik döneminde görülen duygu-durum bozukluklarını araştırmakta ve bu konularda seminer ve danışmanlık vermektedir.

Instagram

×